BİR BARDAK SU
Aynanın karşısına geçip
göğüslerime dokundum. Minicik! Dün Hülya sınıfta göğüs dedim diye güldü bana.
Geri zekalı! Meme demeliymişim. Ne kadar ayıp. Ablamın göğüsleri kocaman,
utanmıyor hiç. Sütyeni de belli. Babam ''Beyaz giymeyeceksin Beyza kulaklarını
kopartırım'' dedi. Bence okulda süveterini çıkarıyor. Ben liseye başlayınca
aynısını yapmam asla. Ne gerek var ki?
Nenemin odasını geçip salona girdim.
Annem dudaklarını sımsıkı kapatmış, birinin bebeğine yelek örüyor yine. Ablam
sobanın en sevdiğim köşesine geçmiş, Ezelin eski bölümünü izliyor. İyi
izlesin. Selena bitti zaten. Sobaya yaklaşıp güğümün içine daldırdığım ipi
çektim. Elledim baktım, çikolata yumuşamış. İyi. Sıcak çikolatamı yavaş yavaş
ağzıma sıkarken ablama mesaj geldi hep. Ne okuyorsa gömüldü iyice. Sırıtarak
cevap yazıyor hızlı hızlı. 'Çıt çıt... Çıt çıt çıt...çıt' ''Mesaj mı geldi abla? ‘’Hııı…’’ Kim yazmış? '' cevap vermedi
şımarık! Ses etmedim. İki dakika bile yılan oynamama izin vermiyor artık.
Birden kıymete bindi malı. Banyoya falan girerse çantasını karıştıracağım
ilk.
''Yaprak!'' ''Yapraaakk!'' Ha nene, geç
kaldın, dedim içimden ''Yapraaakk!'' Anneme baktım. Kolları iki yana düşmüş,
kucağında örgüsüyle öyle donuk donuk bakıyor halıya. Dudaklarını sıkmış yine.
Ablam duysa şaşarım zaten! ''Hı nene, noldu?'' dedim odasının kapısından. ''Bir
yudum su ver, yüreğim yandı'' dedi, tavanı izleyerek. Tülbenti de kaymış bu
kez. İki bölük saçının ortası bembeyaz. Kulaktan gerisi kına turuncusu... Bir
anda bana baktı! Hemen mutfağa koştum. Annem sabah sütün içine ekmek
doğramıştı, yememiş. Duruyor öyle tabakta. Dayı’mların
geldiği gün ablam ''Doktora götürelim, nolur anne'' dedi. ''Doktor ne yapacak
ki?'' dedi annem de. Saçma! İştah şurubu diye bir şey var. Annem elma
rendeleyip koyunca önüne, keçi gibi çiğner. Çenesi bir o tarafa bir bu tarafa
gider. Bazen ben de yardım ederim neneme; ama tırnaklarını ben kesmem. Bir
keresinde son gücümle bastırdım tırnak makasını, zor kırıldı tırnağı. Sonra pis
bir koku geldi burnuma! Nefesimi tutup gücüm
yetmiyor diye kaçmıştım odasından.
Tekrar istemesin diye iyice doldurup
indirdim suyu sehpasına. ''Aha nene.'' Başımı çevirip gidecekken gözüme bir şey
çarptı. Şok oldum! Resmen burada unutmuş çantasını! ''Abla dedim ufaktan, ses yok! Az
bekledim. Yok! Salak! Usulca kapattım kapıyı. Şimşek gibi koşup çantayı açtım.
Çabuk çabuk sayfaları karıştırırken, suratım azıcık ısındı. Defterin birinde,
çirkin bir el yazısıyla;
Bana gülünce anladım,
En saf halini aşkın.
Yalnızca benim rüyamsın sen,
Zaman dursun birtanem.
Alacak canımı sen olmazsan
kader.
B♡F yazıyordu.
Ohaa! Oğlan ablama şiir yazmış. Hızlı bir şekilde her şeyi yerine koydum. Keyifle kapıya yürürken çorabım ıslandı. Ayağıma bakıp ''Oha nene! Çiş mi yaptın?!'' dedim gülerek. Cevap vermedi. Bardak devrilmiş, yan yatıyor sehpada. Bir yudum içtiyse de kalanı yerde. ''Nene...'' dedim. Cevap vermedi. Zaten tavana bakıyordu. Korktum. ''Anneeeeeee'' diye bağırdım.
İkindi ezanı okunuyordu. Kapılar açılıp
kapanmaktan evi soğutmuştu. Babam eve erken döndü o gün. Anneme ''Çok
ağlıyorsun!'' diye kızdı. Sonra da hemen evden çıktı. Ablam sobanın yanına
çökmüş, elinde telefon, ağlaya ağlaya bir şeyler yazıyordu. Ben de ağladım
biraz ama ablam kadar değil. Gözümü kapatıp nenemi düşünmeye çalıştım, olmadı.
Gözümün önüne, hep o çirkin yazıyla B♡F geliyordu...
(bir bardak su benim benim ilk göz ağrım. öyle heyecanlanmıştım ki yazarken gün doğarken fark ettim 6 saat geçtiğini. sonrası migren atağı tabi. o da ilk ((son olsun inşallah)) :) şiirdeki akrostişi fark ettiniz mi?

🤔 Hey gidi eski günler hey...
YanıtlaSilÖykünün akıcılığı...Kısa yazıda dahi karakterlerin oturtulması... Geçişlerin iyi yapılması... İç'inize sağlık ✨
YanıtlaSilIç'inize emanet 😊 teşekkür ediyorum 🖤
Sil